Makálât-ı Hulûsıyye-2
Muhammed Doğan
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلٰى اٰ لِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَع۪ينَ
Hîç bir mürşid ve hîç bir álim, Kur’ân, hadîs ve fıkhı tedrîsâtlarında eksik etmemişlerdir. Hadd-i zâtında dîne hizmet de, bunları okumak ve okutmakla mümkündür. Zîrâ, dîn, iki temel kaynak olan Kur’ân ve Hadîs’ten ibârettir. Tefsîr ve fıkıh başta olmak üzere diğer kütüb-i İslâmiyye ise, bu iki kaynağın açıklaması ve hádimidir. Bu sebeble, sâir kütüb-i İslâmiyye, Kur’ân ve Hadîs’in tefsîri niyyeti ile okunmalı ve aslâ onların yerine geçmemelidir.
Bu eserimizde Nûr’un birinci talebesi ve muhátabı Hulûsí Bey’in derslerinden alınan notlar bir araya getirerek bir kitâb hâlinde neşredilmiştir.
Bu zât, ehl-i Kur’ân ve ehl-i irfân olması hasebiyle; فَاسْئَلُوا أَهْلَ الذِّكْرِ اِنْ كُنْتُمْ لَاتَعْلَمُونَ “Eğer bilmiyorsanız, bilenlere sorun” âyet-i kerîmesinin sırrına mazhar idi. Elhâk, o zât-ı nûrânî, Risâle-i Nûr gibi îmân-ı tahkíkí dersini veren hakíkatlı bir tefsîr-i Kur’ân’ın birinci muhátabı olmakla, âyet-i kerîmede ifâde edilen اَهْلَالذِّكْ zümre-i nûrânîsinde dâhıl olduğu ehlince musaddaktır. İşte, bu âyetin emrine im-tisâlen, bu zâtın derslerine ve sohbetlerine mürâcaat ediyoruz.
Kıyâmette müstakil bir ümmet olarak gelenlerin reîsi kimdir?
Bu karanlık günler ne zaman ve nasıl zâil olacak?
Babası kendisinden râzı olmayan evlâdın işi rast gider mi?
İnsan súretine giren melekler kimlerle görüşürler?
Resûl-i Ekrem (asm), okunan salevâtlara bir ânda nasıl vâkıf olur?
Hz Âdem’i yasak meyveden yemeye zorlayan esâs sebeb ne-dir?
İhlâsı kıracak mâni‘ler ve bu düşmânların silâhları nelerdir?
...................
Makálât-ı Hulûsıyye-2
80,00 TL
Satın Al
Makálât-ı Hulûsıyye-2
Muhammed Doğan
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلٰى اٰ لِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَع۪ينَ
Hîç bir mürşid ve hîç bir álim, Kur’ân, hadîs ve fıkhı tedrîsâtlarında eksik etmemişlerdir. Hadd-i zâtında dîne hizmet de, bunları okumak ve okutmakla mümkündür. Zîrâ, dîn, iki temel kaynak olan Kur’ân ve Hadîs’ten ibârettir. Tefsîr ve fıkıh başta olmak üzere diğer kütüb-i İslâmiyye ise, bu iki kaynağın açıklaması ve hádimidir. Bu sebeble, sâir kütüb-i İslâmiyye, Kur’ân ve Hadîs’in tefsîri niyyeti ile okunmalı ve aslâ onların yerine geçmemelidir.
Bu eserimizde Nûr’un birinci talebesi ve muhátabı Hulûsí Bey’in derslerinden alınan notlar bir araya getirerek bir kitâb hâlinde neşredilmiştir.
Bu zât, ehl-i Kur’ân ve ehl-i irfân olması hasebiyle; فَاسْئَلُوا أَهْلَ الذِّكْرِ اِنْ كُنْتُمْ لَاتَعْلَمُونَ “Eğer bilmiyorsanız, bilenlere sorun” âyet-i kerîmesinin sırrına mazhar idi. Elhâk, o zât-ı nûrânî, Risâle-i Nûr gibi îmân-ı tahkíkí dersini veren hakíkatlı bir tefsîr-i Kur’ân’ın birinci muhátabı olmakla, âyet-i kerîmede ifâde edilen اَهْلَالذِّكْ zümre-i nûrânîsinde dâhıl olduğu ehlince musaddaktır. İşte, bu âyetin emrine im-tisâlen, bu zâtın derslerine ve sohbetlerine mürâcaat ediyoruz.
Kıyâmette müstakil bir ümmet olarak gelenlerin reîsi kimdir?
Bu karanlık günler ne zaman ve nasıl zâil olacak?
Babası kendisinden râzı olmayan evlâdın işi rast gider mi?
İnsan súretine giren melekler kimlerle görüşürler?
Resûl-i Ekrem (asm), okunan salevâtlara bir ânda nasıl vâkıf olur?
Hz Âdem’i yasak meyveden yemeye zorlayan esâs sebeb ne-dir?
İhlâsı kıracak mâni‘ler ve bu düşmânların silâhları nelerdir?
...................