MAKALE DETAY
İlk cami
“Namaz kılınan yer” mânâsının yanında, ilim tahsil edilen, Müslümanların bir araya toplandıkları, İslâma hizmet için görüşmeler yaptıkları yer mânâları da düşünüldüğünde, ilk cami, Peygamber Efendimizin (asm) Medine’de yaptırdığı camidir. “Mescid-i Nebevî” diye de bilinir.
Resûlullah (asm) Medine’ye hicret (göç) etmişti. O sıralarda Medine’de cami yoktu. Peygamber Efendimiz (asm) bir cami yaptırmaya karar verdi. Camiyi, Medine’ye geldiğinde, devesinin çöktüğü yerde yaptıracaktı. Bu arsa, Neccâr oğullarından Sehl ile Süheyl’indi. Babaları vefat etmişti. Kimseleri yoktu.
Bu yüzden Peygamber Efendimiz (asm), arsanın parasını ödemek istedi. Ama iki kardeş, ücret istemediklerini arsayı bağışladıklarını söylediler. Peygamber Efendimiz (asm) bu teklifi kabul etmedi. Muhtaç durumdaki yetimlere, arsalarının bedelini ödemekte ısrar etti. Arsanın bedelini Hz. Ebubekir ödedi ve derhal cami yapımı hazırlıklarına başlandı.
M. 623 tarihinde yapılan Mescid-i Nebevî’de Peygamber Efendimiz (asm) de çalıştı, kerpiç taşıyarak yardımcı oldu.
Mescidin ilk şekli, dört duvar, bir mihrab ve üç kapıdan ibaretti. Camiin yanına Ezvâc-ı Tâhirât (Peygamberimizin hanımları) için odalar yapıldı. Ayrıca camiin etrafına evi ve kimsesi olmayanların barınmaları için de sofa (suffe) yapıldı. Bu sofada, ilim tahsil eden ve hayatını İslâmı öğrenip anlatmaya adayan sahabeler otururdu. Bunlara “Ashab-ı Suffe” denildi.
Mescid ilk şekliyle, yaklaşık olarak 80 metre eninde ve uzunluğunda kare biçiminde inşa edilmişti. Yüksekliği de ortalama 3,5 metre kadardı.
Mescid-i Nebeviyye’nin mihrabı “Mescid-i Aksâ” tarafındaydı. Yani o zaman kıblesi Mescid-i Aksâ idi. Hicretin ikinci yılında 15 Receb (M. 624)’de kıble Allah’ın emriyle Kâbe oldu. Camiin mihrabı da değiştirildi.